17 Kasım 2018 Cumartesi

Mezarı açılan Allah’ın Aslanı Hz. Hamza’nın kabrinde iç ürperten görüntü


Mezarı açılan Allah’ın Aslanı Hz. Hamza’nın kabrinde iç ürperten görüntü

Mezarı açılan Hazreti Hamza’nın naaşını görenler gözlerine inanamadı. Mezarı taşınmak için açılan Hazreti Hamza’nın kabrindeki görüntüyü görenler gözyaşlarına boğuldu.

Allah’ın aslanı olarak nam salan Uhut Şehidi Hazreti Hamza’nın mezarında tüyleri diken diken edecek görüntü…


Mezarı açılan Hazreti Hamza’nın naaşını görenler gözlerine inanamadı. Mezarı taşınmak için açılan Hazreti Hamza’nın kabrindeki görüntüyü görenler gözyaşlarına boğuldu.

Hicretin üçüncü yılında Mekkeli müşriklerle Medineli müslümanlar arasında meydana gelen Uhud savaşında müşrikler yirmi üç ölü verirken müslümanlardan yetmiş kişi şehit olmuştu (25 Ocak 625).Rasulullah Aleyhisselam Uhud şehitleri hakkında şöyle buyurmuşlardır:

“Bunların Allah katında şehit olduklarına şehadet ederim. Gelin ve onları ziyaret edin. Allah’a yemin ederim ki kim onlara selam verirse, onlar da kıyamet gününe kadar selam verenin selamına karşılık vereceklerdir.”

Attaf b. Halid (Tabiîn sonrası neslin hadis râvilerindendir) şöyle bir haber vermiştir:

“Teyzem bana dedi ki, bir gün bineğime binip Uhud şehitliğine ziyarete gittim. Orada bir süre namaz kıldım. Hz. Hamza’nın kabrinin yanındaydım. Civarda seslenen veya seslere cevap veren kimse yoktu. Yalnız bineğimin yularını tutan bir çocuk vardı. Namazımı tamamladıktan sonra elimle kabre doğru işaret ederek “esselamü aleyküm” dedim. O anda yer altından selamıma karşılık veren bir sesin geldiğini işittim. Allah’ın beni yarattığını nasıl biliyorsam, geceyle gündüzü nasıl biliyorsam, bu hadiseyi de öylece biliyorum. Selamın karşılığını işittiğim zaman bütün tüylerim ürperdi.”

Siyer ve hadis kaynaklarında anlatıldığına göre, Ebu Süfyan oğlu Muaviye nin halifeliği zamanında Uhud civarından su çıkarılmasına lüzum görülmüştü. Uhud’da şehit kabirlerinin bulunduğu yer dışında su akıtma imkanı olmadığını halifeye yazdılar.Muaviye de şehit kabirlerinin açılıp, içindekilerin başka tarafa nakledilmesini bildirdi. Medine halkına Uhud’da şehit cenazesi olanların hazır bulunması ilan edildi. Orada Amr b. Cemuh ile Abdullah b. Amr’ın müşterek kabri açılınca cesetlerin hiç bozulmadığı görüldü. Abdullah b. Amr (b. Haram) şehit olunca elini yaralı yüzüne bastırdığı halde gömülmüştü.

Yeni kabrine konulurken eli yarasından çekilince yüzü kanamaya başlamış, eli tekrar yarasına konulunca kanaması kesilmiş. Kabir açma sırasında Hz. Hamza’nın ayağına demir küreğin ucu değince ayağından kan akmıştır.Uhud şehitlerinin kabirleri, ilk gömüldükleri zamandan kırk altı yıl sonra açılmıştı. O sırada ortaya misk kokusu gibi bir koku yayılmıştır. O mübarek şehitler, uyuyan canlı insan gibi, omuzlara alınarak yeni kabirlerine taşınmışlardır.


https://www.ajanshaber.com.tr/mezari-acilan-allahin-aslani-hz-hamzanin-kabrinde-ic-urperten-goruntu-haber-454058

16 Kasım 2018 Cuma

SAHABELERİN ÖLÜMLE İLGİLİ SÖZLERİ



SAHABELERİN ÖLÜMLE İLGİLİ SÖZLERİ

Muaz b. Cebel (r.a.) öleceği zaman şöyle dedi;

"Ey Allah'ım! Senden korkuyordum, bugün ise ümit ediyorum.Ey Allah'ım! Bilirsin ki dünya için ve dünyadaki nehirleri akıtmak, ağaçları dikmek için uzun yaşamayı istemiyordum. Dünyada sıcak günlerde (oruç tutmak suretiyle) susamak için ve ibadet yapmak suretiyle zahmet çekmek, zikir halkalarında alimlerle diz dize oturmak için istiyordum.

Sekeratı şiddetlenince hiç kimsenin geçirmediği krizi geçirirdi. Her krizden ayrılırken gözünü açtıktan sonra 'Yârab! Beni boğdurduğunla boğdur (hükmüne razıyım). Sen izzetine yemin ederim! Kalbimin seni sevdiğini bilirsin'"

Hz. Selman öleceği zaman ağladı, 'Seni ağlatan nedir?' diye sorulunca 'dünya için ağlamıyorum. Fakat Hz. Peygamber (s.a.v.) bize dünyadan azığımızın, yolculuğunun azığı gibi olmasını tavsiye etti. (Bunun için ağlıyorum)' dedi. Bilal-i Habeşi (r.a.) öleceği zaman hanımı "Vay üzüntüsüne!" dedi. O cevap olarak dedi ki: 'Hayır! Aksine vay onun sevincine! Yarın dostlarla Muhammed ve arkadaşlarıyla buluşacağım.'

Abdullah b. Mübarek öleceği anda gözünü açıp gülerek şöyle dedi: "Çalışanlar bunun için çalışsın!" (Saffat, 61)Fudayl b. İyaz öleceği zaman bayıldı. Ayıldıktan sonra gözlerini açınca 'Eyvah Seferinin uzaklığına, azığının azlığına!' dedi.

Ata b. Yesar şöyle demiştir: İblis ölüm anında bir kişiye göründü ve ona kurtuldun! dedi. Buna karşılık kişi "senden hâlâ emin değilim!" dedi. Seleften biri öleceği anda ağladı. Seni ağlatan nedir? diye sorulunca: "Allah'ın kitabındaki şu ayet beni ağlattı" dedi. "Allah sadece muttakilerden kabul eder!" (Maide, 27)

Seleften biri şöyle anlatıyor:Mumşad ed-Dineveri'nin yanında bulunuyordum. Bir fakir gelip dedi ki: "Selam size! Burada temiz bir yer var mıdır ki, orada insanın ölmesi mümkün olsun?" Ona bir yer gösterildi. Gösterilen yerde pınar bulunuyordu. O fakir abdestini tazeledi. Allah'ın dilediği kadar namaz kıldı. O yere gitti ayaklarını uzattı ve öldü. Ebu Süleyman Darani öleceği zaman arkadaşları geldiler ve dediler ki: "Sana müjde olsun! Sen gafur ve rahim olan bir rabbin huzuruna varıyorsun!"

Ebu Süleyman onlara "Neden? Sen küçük günahtan dolayı hesaba çeken büyük günahtan dolayı aza veren bir rabbin huzuruna varıyorsun demiyorsunuz" dedi.

Ebu Bekir el-Vasıti ölüme hazırlanırken kendisine 'Bize nasihat et!" denildi. Bunun üzerine Allah Teala'nın sizdeki murad-ı ilahisini gözetiniz! dedi.Seleften biri ölüme hazırlanırken hanımı ağladı. Bunun üzerine hanımına 'seni ağlatan nedir? dedi. Hanımı, 'senin için ağlıyorum!' deyince o zat: 'eğer illa ağlayacaksan kendin için ağla! Ben bugün için kırk sene ağladım!' dedi. Kalp yanmış gözyaşı çekilmiştir: Üzüntü derlenmiş sabır dağılmış heva şevk ve ızdırabın işledikleri suçtan ötürü kararsızın üzerinde karar tutmak nasıl olur?